Su çiçeği, çocukluk çağında sıkça görülen ve yüksek bulaşıcılık oranına sahip bir hastalıktır. Su çiçeği virüsü (Varicella zoster) tarafından neden olunan bu hastalık, genellikle döküntü ve ateşle seyreder. Hastalığın kuluçka dönemi enfeksiyon mikrobu bulaştıktan sonra 14-21 gün arasında değişir. İlk 1-2 gün hafif ateş, halsizlik ve burun akıntısı gibi belirtiler görülür. Daha sonra döküntüler ortaya çıkar.

Döküntüler genellikle vezikülerdir, yani içi sıvı doludur. Çocukların yüzünde, saçlı deride, boyunda, karında ve sırtında yaygın olarak görülür. Kollarda ise daha az rastlanır. Su çiçeğinde her yaş döneminde döküntü olabilir. Döküntüler hafif kabarık ve kaşıntılıdır.

Su çiçeği, ateş yapan bir hastalıktır. Döküntülerin aktif olarak arttığı dönemde ateş 1-4 gün arasında sürebilir. Ayrıca, kaşıntı ve döküntülerin yanı sıra çocuklarda yemek yememe, halsizlik ve ağız içi yaralardan dolayı ağrı gibi belirtiler de ortaya çıkabilir.

Su çiçeği olan çocuklar, döküntüleri kaşıdıklarında enfeksiyonu vücutlarının diğer bölgelerine yayabilirler. Bu durum, vücudun direncini düşüren ikinci bir enfeksiyonun eklenmesiyle bakteriyel enfeksiyon riskini artırır. Non-steroid antiinflamatuvar ilaçlar kullanıldığında bu risk daha da yükselir. Ayrıca, su çiçeği hastalığında vücut direnci düştüğü için orta kulak iltihabı ve zatürre gibi komplikasyonlar da artabilir. Su çiçeği çok nadir de olsa, meningoensefalit gibi ciddi komplikasyonlara neden olabilir.

Su çiçeği aşısı, 1995 yılından bu yana uygulanmaktadır ve %90'a yakın bir koruyuculuk sağlar. Genellikle 1 yaşından 15 aya kadar olan çocuklara yapılır, ancak daha büyük çocuklara da uygulanabilir. İlk başta tek doz olarak yapılırken, günümüzde iki doz şeklinde uygulanmaktadır. İlk dozdan sonra koruyuculuğu %90 iken, ikinci dozda bu oran daha da yükselir. İlk dozdan sonra koruyuculuğun süresi 11 yıla kadar çıkabilir.

Su çiçeği, genellikle selim bir hastalık olup, çocuklarda bir hafta içinde iyileşmeye başlar ve genelde kalıcı bir leke bırakmaz. Ancak, komplikasyonlar ve ek enfeksiyon riskleri göz önünde bulundurularak hastalık sürecinde dikkatli olunmalıdır. Su çiçeği aşısı, hastalıktan korunmanın en etkili yoludur ve yüksek koruyuculuk oranıyla çocukları bu hastalıktan büyük ölçüde korur.